“Barınmak” Üzerine Yeniden Düşünmek
İnsanın yeme, içme, nefes alma gibi temel fizyolojik ihtiyaçlarının ardından, yaşamını güvenli bir şekilde sürdürebilmesi için barınma ihtiyacı gelir. Barınmak, doğada diğer canlılara göre daha savunmasız olan insanın, doğa etkilerinden korunmak için kapalı bir yere sığınmasıdır (1). Hem korunmayı hem de mekansal bir yerleşikliği içerir. Dolayısıyla bu iki bileşenin bulunmadığı bir durumda gerçek bir barınmadan söz edilemez.
Ülkemizin büyük bir çoğunluğunun barınma problemi ile karşı karşıya kaldığı bu dönemde, barınma kavramını belki de yeniden düşünmemiz ve konuşmamız gerekir.
Eski Türkçede barınmak, “varmak” ve “gitmek” kavramlarından türemiştir (2). Bu anlamda göçebe bir toplum olan Orta Asya Türkleri için barınılan yer her daim “varılacak” bir yerdir. Buna rağmen varılan yerin uygun şekilde düzenlenmesini, bir diğer ifade ile korunaklı ve geçici de olsa sınırları olan bir yerleşikliği ifade eder. Mimarlık ise burada devreye girer. Mekanın, insanın ihtiyaçları doğrultusunda düzenlenmesini ifade eden mimarlık, doğa kozmosunun (düzeninin) içerisinde insanın yarattığı yeni bir kozmostur.
Yaratılan düzen, tarihsel olarak teknik gelişmeler eşliğinde aynı amaca hizmet ediyor olsa da form değiştirir. Kerpiç, ahşap, çelik, beton gibi malzemeler bir yapının meydana gelmesini (yapılaşmayı) sağlayan teknik gelişmenin farklı tezahürleridir. Tüm bunlar doğadan kendini korumaya ihtiyaç duyan insan için gereken yapılaşmayı sağlar. Bu açıdan yapılaşma kavramının kendisinden ziyade “nasıl gerçekleştiği” önemlidir. Diğer bir deyişle barınmanın içerdiği “yerleşiklik” için yapılaşma yeterli iken “korunma” için inşa eyleminin nasıl gerçekleştirildiği önem kazanır. Burada da devreye (a) yapılaşmanın planlanması ve (b) yapısal inşaat teknikleri girer.
Günümüzde yaşanan barınma problemlerinin arasında doğal afetlere karşı alınan önlemlere yeterince dikkat edilmemesi, standartlara uyulmaması, malzemenin uygulama tekniklerine uyulmaması, denetimlerin yeterince yapılmaması gibi pek çok neden bulunur (4). Bu durum, yapılaşmanın “nasıl” uygulandığına ve “barınma” olgusunun artık tam anlamıyla korunmayı içermediği bir duruma işaret eder.
Barınma söz konusu olduğunda korunmayı ve inşa faaliyetinin -yapılaşmanın- “nasıl” uygulandığını geri planda bırakan etkenlerden birisi, bir barınma söylemi olarak konut pazarlama dilidir. Dünyanın birçok yerinde konut pazarlama dili, kent yaşamını yeniden tanımlayan, çevre dostu ve mutlu bir yaşamın kapısını açtığını iddia eden sloganlar içerir (5). Bu tür sloganların tekrarlanarak normalleşmesi “iyi yaşam” dediğimiz koşullara sahip olmayı “zaten olması gereken” bir şey değil de bir lütufmuş gibi gösterir. Bu türden bir yaklaşım ise barınma kavramının hali hazırda içermesi gereken gerekliliklerden ayırarak öne çıkarır.
Barınma konusunda ayrıma yol açan bir diğer konu ise “konut” ve “ev” kavramlarının algısal farklılığıdır. İnşa eden için konut olan bir mekan, içinde yaşayanlar için ev olarak nitelendirilir (6). Bu iki kavramın birbirinden anlamsal uzaklığı, konutun gittikçe sayısal değerlere ve çeşitli iyi yaşam sloganlarına indirgenmesi, insan deneyimi içeren evi barınma kavramının temel bileşenlerinden -yerleşiklik ve korunma- ayrı bir yere koyar.
Heidegger’e göre mimarlık eylemi, şeylerin Bir’liğine hizmet etmelidir (7). Ayrışma derinleştiğinde ise ölçülebilir olan, deneyimlenenden gittikçe daha uzak bir hal alır (8). Bu durumda barınma ihtiyacımızı gerçek anlamda karşılayabilen bir ev ise bizim için varılacak (2) bir yer olarak kalmayı sürdürür.
Yazan: İlayda Köroğlu
(Architect & Editor)
Kaynaklar
https://www.ted.com/talks/ahmet_turer_medeniyet_muhendisligi?language=tr
Engin, V. (2022). Türkiye’de Uygulanan Yapı Denetim Sisteminin Sorunları İle İlgili Yaklaşımlar. Kent Akademisi, 15(4), 1575-1590.
Özkazanç Dinçer, B. (2020). Modern bir barınma sorunsalı: Dünyada ve Türkiye’de ev-olmayanlar.
Usta, Gülay. (2020). Mekân ve Yer Kavramlarinin Anlamsal Açıdan İrdelenmesi. Turkish Online Journal of Design Art and Communication, 10(1), 25-30.
Schatzki, Theodore R. (2007). Martin Heidegger: Theorist of Space. Steiner.
Masiero, R., Mimaride Estetik, çeviren Fırat Genç, s. 80, Dost Kitabevi Yayınları, Ankara, 2006