Evvel Zaman Odaları: Hikayeler, Mekanlar ve Anılar Üzerine Bir Söyleşi
12 Haziran Çarşamba günü, saat 19.30'da The Circle'da düzenlenen ‘Evvel Zaman Odaları’ sergisi yan etkinlikleri kapsamındaki ilk söyleşi, mimarlık dünyasından iki ismi bir araya getirdi: Ömer Selçuk Baz ve Heval Zeliha Yüksel. Bu söyleşi, Masa Sergileri serisinin ikinci sergisinin yan etkinliği olarak düzenlendi ve yoğun bir katılım ile gerçekleşti.
MKM: Bir Hikaye Anlatıcısının Yolculuğu
Ömer Selçuk Baz ve Heval Zeliha Yüksel, ‘Evvel Zaman Odaları’ sergisinde anlatı, hatıra, hareket ve deneyim mekanı olan Manisa Kültür Merkezi'ne (MKM) giden yolları, sapmaları ve düşünce gezinmelerini ele aldılar. Konuşmalarında, MKM'nin sadece bir yapı değil, aynı zamanda yaşanmışlıkların ve hikayelerin bir yansıması olduğunu vurguladılar. Projenin her aşamasında, mekansal düşüncelerini ve tasarım süreçlerini nasıl geliştirdiklerini, hangi unsurları tekrar tekrar kullandıklarını ve hangilerinden sakındıklarını anlattılar.
"Yapıp ettiğimiz pek çok şey gibi kendisi de bir çeşit hikaye anlatıcısı olan MKM tek başına, münferit bir örnek olmaktan çok, başımıza gelen pek çok şeyin sonucu..."
Anlatı ve Hatıra Mekanları: Geçmişe Dokunmak
Ömer Selçuk Baz’a göre, MKM tek başına münferit bir örnek olmaktan çok, başlarına gelen pek çok şeyin bir sonucu. Proje sürecinde odalardan odalara akan zaman ve mekan düşüncesine varana kadar birçok deneme, yanılma ve düşünme fırsatıydı. Mekanları düşünürken, tasarlarken ve kurgularken bazı unsurları tekrar tekrar kullandıklarını, bazılarından ise sakındıklarını, kaçındıklarını dile getirdi.
Düşünce Gezintileri ve Mekansal Deneyimler
Heval Zeliha Yüksel ise MKM’ye giden yolları, sapmaları ve düşünce gezinmelerini detaylı bir şekilde anlattı. Sergi ve proje sürecinde, anlatı ve hatıra mekanları oluşturmanın zorluklarından ve bu zorlukların üstesinden nasıl geldiklerinden bahsetti. Özellikle anlatının ve mekanın birbirine nasıl entegre edildiğini, ziyaretçilerin bu mekanları nasıl deneyimleyeceğini ve hatıralarını nasıl yeniden canlandıracaklarını anlattı.
Hikayeleri Mekanlarla Anlatmak
Söyleşide ayrıca, MKM’nin anlatı, hatıra, hareket ve deneyim mekanı olarak nasıl tasarlandığı ve bu tasarımın arkasındaki düşünsel süreçler tartışıldı. Baz ve Yüksel, mekanların sadece fiziksel yapılar olmadığını, aynı zamanda insanlar arasında duygusal ve tarihi bağlar kuran unsurlar olduğunu vurguladılar.
Ziyaretçi Deneyimi: Hatıraların Canlanması
Ziyaretçilerin, sergiyi gezerken, belirli bir rota izlemeleri ve bu rota boyunca hikayenin farklı aşamalarını deneyimlemeleri planlandı. Bu rota, ziyaretçilerin mekansal deneyimlerini daha etkileyici hale getirmek için dikkatlice tasarlandı. Her bir odanın kendine özgü bir anlatısı ve atmosferi bulunuyor. Örneğin, bazı odalar daha karanlık ve bilgi odaklıyken, diğerleri daha aydınlık ve umut dolu bir atmosfere sahip.
Söyleşinin sonunda Ömer Selçuk Baz ve Heval Zeliha Yüksel, dinleyicilere MKM’nin hikayesini ve bu hikayenin arkasındaki süreçleri anlattıktan sonra, herkesin kendi hikayelerini ve hatıralarını canlandırabilecekleri mekanlar oluşturmanın önemini vurguladılar. Bu süreçlerin kendisinin de bir hikaye olarak ifade edilebileceğini belirttiler.
Söyleşi, katılımcılara mekanların sadece fiziksel yapılar değil, aynı zamanda insanların duygusal ve tarihi bağlarını güçlendiren unsurlar olduğunu bir kez daha hatırlattı. Ömer Selçuk Baz ve Heval Zeliha Yüksel’in bu ilham verici söyleşisinde katılımcılar, anlatılan hikayeler ve paylaşılan deneyimlerle birlikte The Circle’ın tarihi atmosferinde düzenlenen ikinci Masa Sergisi eşliğinde keyifli bir akşam geçirdiler.
Söyleşinin tamamını dinlemek için: Spotify
Masa Sergisi 2 hakkında detaylı bilgi için: Proje Sayfası