1984 yılında Sarıkamış'ta doğdu. 2002 yılında 9 Eylül Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü'ne girdikten sonra, mimarlık eğitimi sürecinde Archiprix 2007 yarışmasında teşvik ödülü, Prosteel 2007 yarışmasında mansiyon ödülü ve Tolga Aksel Bitirme Projesi Yarışmasında birincilik ödülü almıştır.
2010 yılında serbest çalışmaya başlayan Mert Uslu, 2015 yılında mimarlık ve şehircilik adına farklı kararlar alabilmek ve mesleki pratik konusunda gelişmek ve geliştirmek adına Mert Uslu Mimarlık İnşaat Ticaret Limited Şirketi'ni kurdu. Mimarlık, söylem ve uygulama pratiği bağlamında devingenliği arttıran mimari yarışmaların açılmasını destekleyen Mert Uslu Mimarlık; tasarım ve uygulama çalışmalarının yanı sıra proje bazlı danışmanlık, koordinatörlük ve şantiye uygulamalarında çözüm odaklı yaklaşımlar üzerine danışmanlık hizmeti vermektedir. Profesyonel meslek kariyerinde 30'un üstünde tasarımı inşa edilmiş olup bununla birlikte çeşitli ulusal ve uluslararası ödülleri, yayınları ve jürilik deneyimleri bulunmaktadır.
44. Dönem Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyeliği ve Saymanlık görevini yürütmüş olup, halen aktif olarak İzmir Serbest Mimarlar Derneği Yönetim Kurulu Üyeliğini sürdürmektedir.
He was born in 1984 in Sarıkamış. Mert Uslu, who entered the Architecture Department of the Faculty of Architecture at 9 Eylül University in 2002; During his architectural education, he received incentive award in Archiprix 2007 competition, honorable mention award in Prosteel 2007 competition and first prize in Tolga Aksel Graduation Project Competition.
He founded Mert Uslu Architecture in 2010. In 2015, he founded Mert Uslu Architecture Construction Trade Limited Company in order to make different decisions in the name of architecture and urbanism and to develop and develop in professional practice. Mert Uslu Architecture, which supports the opening of architectural competitions that increase dynamism in the context of architecture, discourse and practice; in addition to design and application studies, it provides consultancy services on project-based consultancy, coordination and solution-oriented approaches in construction site applications. More than 30 designs have been built in his professional career, as well as various awards and publications.
He was a Board Member of the 44th Period Chamber of Architects of lzmir Branch and is stili an active member of the lzmir Association of lndependent Architects.
The Sasalı Climate Sensitive Agricultural Education and Research Institute stands out as an exemplary application in Izmir. The project, which was prepared based on the 2080 predictions of droughts in Izmir, is the product of an experimental study that will serve and attempt to alleviate the drought. Planned to be located in Sasalı within the Çiğli District of İzmir, the project is designed with education and production as its major focus. Within the context of this project, normal and smart soilapplied agricultural fields, high order planting agricultural fields, greenhouses, an ecomarket, a multi-purpose hall, training classes, administrative facilities, laboratories, a library, technical services, and wet volume areas were created.
By holding together, the spatial volumes in a linear fashion, the bioswale (bio-boulevard) and the circulation axis attached to it stand out as the backbone of the design. This backbone design construct, enables the users to learn and experience the operational mechanics of the institute during their visit to the area. The entrance to the area along the north-south axis is provided from the north axis. Starting from the main entrance, the circulation backbone brings the visitors/users initially to the education-oriented spaces (such as laboratories and libraries). The educational spaces and the spaces with agricultural activities (such as greenhouses and vertical gardens) diverge from each other with the creation of the Eco Bazaar that is generated through the expansion of the circulation backbone. The fields of agricultural activities that are located beyond the Eco Bazaar area invite users to observe and experience different farming techniques. The backbone design construct ends with normal and smart soil applied agricultural fields located at the southern end of the site.
İzmir Tarımı Geliştirme Merkezi | İzmir Agriculture Development Center
İşveren | Client İzmir Büyükşehir Belediyesi | İzmir Metropolitan Municipality
Proje Türü | Project Type Araştırma Merkezi | Research Center
Tamamlanma Yılı | Date Completed 2021
İşbirlikçiler | Collaborators Doç. Dr. Koray Velibeyoğlu, Prof. Dr. Yusuf Kurucu
Tasarım Firması | Design Company Mert Uslu Mimarlık | Mert Uslu Architects
Ödüller | Awards ISBS 2019 En İyi Sürdürülebilir Uygulamalar Ödülü Birincisi | ISBS 2019 Best Sustainable Practices Comptetion 1st Prize Avrupa Birliği Horizon 2020 Programı En Yüksek Hibeli Bütçe Kazanan Projesi | European Union Horizon 2020 Program Highest Granted Budget Winner Project
Sasalı İklim Duyarlı Tarım Eğitim ve Araştırma Enstitüsü, İzmir özelinde örnek teşkil edecek bir uygulama olarak ön plana çıkmaktadır. 2080 yılı itibariyle İzmir’de başlayacak olan kuraklık öngörüsüne dayandırılarak hazırlanan proje, kuraklık durumuna hizmet edecek deneysel bir çalışmanın ürünüdür. İzmir’in Çiğli İlçesi, Sasalı mevkiinde yer alması planlanan proje, eğitim ve üretim odaklı olacak şekilde kurgulanmıştır. Bu amaçla tasarlanan proje kapsamında, normal ve akıllı toprak uygulamalı tarım alanları, yüksek sıra dikim uygulamalı tarım alanı, seralar, eko pazar, çok amaçlı salon, eğitim sınıfları, yönetim, laboratuvar, kütüphane, teknik servis ve ıslak hacim alanları oluşturulmuştur.
Lineer bir kurguda dizilen birimleri bir arada tutan bioswale (biobulvar) ve ona eklemlenen sirkülasyon aksı, tasarımın omurgası olarak ön plana çıkar. Böyle bir omurga kurgusu, alanı ziyaret edecek kullanıcılara enstitünün işleyiş mekanizmasını kavrama ve deneyimleyerek öğrenme olanağı sunar. Kuzey-güney aksı boyunca uzanan alana giriş, kuzey aksından sağlanmaktadır. Ana girişten itibaren başlayan sirkülasyon omurgası ziyaretçileri/kullanıcıları öncelikli olarak eğitim odaklı mekanlara (laboratuvar ve kütüphane gibi) ulaştırır. Eğitim amaçlı mekanlar ile tarım faaliyetlerini içeren mekanlar (seralar ve dikey bahçe gibi) sirkülasyon aksının genişleyerek oluşturduğu eko pazar alanı ile birbirinden ayrışır. Eko Pazar alanından sonra konumlanan tarım faaliyetleri alanları kullanıcıları farklı tarım tekniklerini görmeye ve deneyimlemeye davet eder. Alanın güney ucuna konumlanan normal ve akıllı toprak uygulamalı tarım alanları ile tasarım kurgusu sonlanır.
Sergi Objesi / Exhibition Object
Polinatör Evi (TR)
Bitkilerde üreme faaliyeti için gerekli olan tozlaşma; rüzgâr, su, insanlar, kuşlar, bazı hayvan türleri ve polinatör olarak adladırılan böcekler vasıtasıyla gerçekleştirilebilmektedir. Polinatörlerin ihtiyaç duyduğu besin kaynakları ve barınma alanları kentleşmenin neden olduğu baskılar nedeniyle tehlike altına girmektedir.
Sasalı Biolab Projesi’nde ,biyoçeşitlilik problemlerine dikkat çekmek ve çözüm aramak adına en etkili tozlayıcı olan polinatör türleri için duraklama noktaları olan polinatör evi tasarlanmıştır. Farklı boy ve tiplerde olan modüller, işlem görmemiş ve doğal malzemelerden seçilmiştir.
- İşveren : İzmir Büyükşehir Belediyesi
- Proje Bitiş Yılı : 2019
- Uygulama Bitiş Yılı : 2021
Pollinator House (EN)
Pollination necessary for reproductive activity in plants; wind, water, humans, birds, some animal species and insects called pollinators. The food sources and shelter areas needed by pollinators are in danger due to the pressures caused by urbanization.
In the Sasalı Biolab Project, a pollinator house, which is the stopping point for the most effective pollinator species, was designed in order to draw attention to biodiversity problems and seek solutions. Modules of different sizes and types are selected from unprocessed and natural materials.
- Conductor : Izmir Metropolitan Municipality
- Project End Year : 2019
- Construction End Year : 2021
Yasemin Cafe
The physical restoration of Yasemin Cafe which is symbolized in Karşıyaka Bostanlı as a place of gathering, socializing and whiffing the sea; will begin to make new records of this area in urban and social memories. Answers were sought for the most basic problems that appeared in the design process of the Yasemin Cafe, which was reunited with the city. These were inability to establish visual contact with the sea especially due to the ground level, the inability to have a holistic setup of the articulated spaces, the physical condition caused by the fire along with the wear and tear caused by the regular use of the building. Although the fire was in affect at the service areas of the place a holistic renovation was inevitable for the place to be reunited with the city.
Multiperforated aluminum panels surrounding the building, especially on its street-facing facade, reflect the sun's rays they receive during the day at different angles due to their folded layout and their full-empty surfaces. Covering the service areas and extending to the sea-facing facade of the building, this semi-permeable shell allows the jasmine plant to seep through the spaces above it. Thereby, the new face of the Yasemin Cafe looming at the same place, reinforces the visual contact with the sea, while at the same time it is transformed into a design object integrated with its name, the jasmine plant surrounding the space by clinging to the white shell with the full-empty effect surrounding it.
Ek Materyal / Additional Material
Yasemin Kafe
Karşıyaka Bostanlı’da bir araya gelme, sosyalleşme ve denizi koklama yeri olarak konumlandığı bölgede simgeleşen Yasemin Kafe’nin fiziksel mekanda yeniden inşası, alanının kentsel ve toplumsal belleklerde yeni kayıtlarını oluşturmaya başlayacaktır. Yeniden kentle buluşması sağlanan Yasemin Kafe’de özellikle zemin kotundan kaynaklanan denizle görsel temas kurulamaması, birbirine eklemlenen mekanların bütünsel bir kurguya sahip olamaması ve yapının kullanım sürecindeki yıpranmalar ile birlikte gerçekleşen yangın sonrası fiziksel durum göz önünde bulundurularak kurgulanan tasarım sürecinde görünen en temel sorunlara yanıt aranmıştır. Her ne kadar yangın mekanın servis mekanlarında etkili olmuş olsa da bütünsel bir renovasyon mekanın yeniden kentle buluşması adına kaçınılmaz olmuştur.
Yapıyı özellikle caddeye bakan cephesinde bütünüyle saran multiperfore alimünyum paneller katlamalı yerleşimleri ve dolu-boş etkisindeki yüzeyleri itibariyle gün içerisinde üzerine aldıkları güneş ışınlarını farklı açılarda yansıtır. Servis alanlarını örterek yapının denize bakan cephesine kadar uzanan bu yarı geçirgen kabuk, kendisine sarılan yasemin bitkisinin üzerindeki boşlulardan sızmasına izin verir. Böylece Yasemin Kafe’nin aynı yerde beliren yeni yüzü, denizle görsel teması pekiştirirken aynı zamanda etrafını çevreleyen dolu boş etkisindeki beyaz kabuğa tutunarak mekanı saran yasemin bitkisi ile adıyla bütünleşik bir tasarım nesnesine dönüşür.
- İşveren : Grand Plaza
- Proje Bitiş Yılı : 2020
- Uygulama Bitiş Yılı : 2021